İzmir Oto Tamircileri Odası Başkanı Necdet Heppekcan, sanayi sitelerinin son durumu ile ilgili olarak, “Kimse rahatını bozmasın, hiçbir esnaf arkadaşımızın dükkanı, sanayi sitesi yıkılmayacak. Kimse dükkanından zorla çıkarılmayacak, belediyeler ruhsatları iptal etmeyecek” dedi.
İzmir Oto Tamircileri Odası Başkanı Necdet Heppekcan, mesleğe ve sektöre ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Oto tamircileri ile ilgili olarak 'araba doktoru' benzetmesi yapan Heppekcan, “Bizler araba doktoruyuz. Araçların ömrünü uzatıyoruz, değişmesi gereken parçalar varsa ameliyat yapıyoruz. Uzun yaşamaları için ise periyodik bakım yapıyoruz. Araç sahipleri, kendi sağlıklarından çok araçlarının sağlıklarını düşünüyor. Sadece hastalanınca doktora gidiyorlar ama araçlarına periyodik bakım yaptırıyorlar. Bence kendi sağlıklarına da önem vermeleri lazım. Türkiye gelişmekte olan bir ülke. Büyüme katsayımız artıyor. Otomobil sektöründe üretimimiz, çalışmamız ve otomobile bakış açımız diğer ülkelere göre çok farklıdır. Zamanında yerli otomobilin önü kesilmeseydi, bugün kendimize ait önemli otomobil markalarımız olurdu. Maalesef dış güçler buna izin vermediler. Montaj sanayisinde çok ileriyiz. Bizim yerli otomobil üretmememiz için hiçbir neden yok. Otomobili yapmak kadar, pazarlamak da önemli. Dünyaya bir marka kazandırmalıyız. Biz bunu yapacağız, kendimiz kullanacağız ve ihraç edeceğiz. Hem ülkemize gelir kazandırırken, hem de ithalatımızı azaltacağız. Türkiye ekonomisi, elektrikli araç hamlesiyle çok doğru bir karar vermiştir. Artık geleceğin teknolojisi; hibrit teknolojisidir. Elektrikli araçlara yönelmemiz ülkemizin çıtasını yükseltecektir” dedi.
GELİŞEN TEKNOLOJİ
İzmir Oto Tamircileri Odası'nın şu anda 1950 üyesi olduğunu aktaran Heppekcan,”Odamız 1967 yılında kuruldu. Odamızın 22 meslek grubu vardır. Bize üye olması gereken arkadaşlarımızın, karma odalara gitmesi bizleri biraz üzüyor. Bizim odamız teknik bir odadır. Mesleğin gelişmesini daima ön planda tutan, eğitimlere önem veren bir oda olduğumuz için, oto sanatkarlarının mutlaka odamıza üye olması gerektiğini düşünüyorum. Her mesleğin kendi ihtisas odasına yönlendirilmesi önemli. Bizim için eğitim çok önemli. Eskiden evin yaramaz, okumaz denilen çocuğu oto tamircisi olurdu. Ama artık devir değişti, bana göre evin en akıllı çocuklarının bize gelmesi lazım. Çünkü her şey elektronik oldu. Çırak ve kalfa adaylarının çok iyi bilgisayar kullanıyor olması gerekiyor. Aksi halde mesleğinde başarılı olamaz. Eskiden bir aracın arızasını, aracı görür görmez tespit ederdik. Ama şimdi öyle değil. Eğer elinizde arıza tespit cihazı yoksa ve bilgisayarı bilmiyorsanız, o arabayı tamir etme şansınız yoktur. Ustanın ve çırağın teknoloji bilgisiyle, organize çalışılan bir sektör haline geldik.
ÇIRAK YETİŞMİYOR
Usta Eğiticilik kurslarında 151 arkadaşımıza belge verdik. Bu kursları, Çıraklık Eğitim Merkezlerindeki öğretmenlerimizle ve buradaki eğitim programı çerçevesinde açarız. 50 saatlik bir programdır, iki hafta sürer. Bildiğiniz gibi bizim sektörümüzde de çırak bulmakta çok zorlanıyoruz. 'Meslek lisesi, memleket meselesi' diye bir söz vardır. Endüstri meslek liseleri, zamanında çok iyi niyetle kurulmuş liselerdi. Ancak bu okullara iyi bir yatırım yapılmadı. Endüstri meslek liselerinden çıkan çocuklarımız, tam manasıyla bir sanatkar olamadılar. Endüstri meslek liselerinde hala eski teknoloji ile eğitim veriliyor. Mesela hala karbüratörlü araç ile eğitim verildiğine şahit oldum. Türkiye'de şu anda karbüratörlü araç kalmadı. 4+4+4 eğitim sistemiyle sanayimize büyük bir işsizlik geldi, çırak bulamama geldi. 4+4 kesinlikle yapılması gereken bir eğitim sistemidir. 8 yıl eğitim alan 14 yaşındaki çocuk, her türlü sanata ve eğitime açık bir çocuk. Bu çocukları öğretmenlerinin yönlendirmesi lazım. Son zamanlarda, son 4 yıllık eğitimde açık liseler devreye girdi. Öğrenci 8 yıllık eğitimin ardından isterse açık liseye kayıt oluyor, daha sonra Çıraklı Eğitim Merkezlerinde eğitim görüyor. Bu yapılması gereken bir uygulama. Piyasada oto sanatkarı pek çok insan aranıyor. Bu diğer sektörler için de geçerli. Herkes mühendis olduğu zaman ara elemanı açığını dolduramayız. Bir usta en az 4-5 bin TL'ye iş bulabilir. Ara eleman yetişmesiyle ilgili devletin mutlaka odalarla, birliklerle ve STK'larla iletişim halinde olması gerekmektedir” şeklinde konuştu.
ESNAFA MÜJDE
Sanayi sitelerinin son durumuyla ilgili açıklamalarda bulunan Heppekcan, “Kimse rahatını bozmasın, hiçbir esnaf arkadaşımızın dükkanı, sanayi sitesi yıkılmayacak. Kimse dükkanından zorla çıkarılmayacak, belediyeler ruhsatları iptal etmeyecek. Herkes yerinde rahat olsun, üretimine devam etsin. Ama takdir edersiniz ki bu şehir büyümekte. Metropolde çalışan insanlar için bir sanayi sitesi yapılmadı. Tabanımızdan yeni bir sanayi sitesi ile ilgili ciddi talep var. Tabanın bu baskısına oda olarak cevap vermek zorundayız. İzmir'in en büyük şanssızlığı, sanayi sitesi yapılacak alan olmaması. Bu noktada 2015 yılında bir kooperatif kurarak yola çıktık. Yeni sanayi sitesiyle ilgili çalışmalar başlattık. Ortak hareket etmeye karar verdik. Önemli olan arazi sorununu çözmek. Oto sanatkarları için en uygun güzergahın Kemalpaşa tarafı olduğuna karar verdik. Daha sonra Kemalpaşa Lojistik Köyü'nün yapılması gündeme geldi. Bakanlık nezdinde çalışmalar son aşamalara geldi. Belediyeler ile gerekli görüşmeleri yaptık. Yeni yıl itibariyle müjdeli haber gelecek. Çünkü son aşamaya geldik. Esnafımızın içi rahat olsun” ifadelerini kullandı.
Doğukan Fikri FİDAN
KAYNAK:YENİGÜNGAZETESİ:http://www.gazeteyenigun.com.tr/kimse-dukkan%C4%B1ndanc%C4%B1kmaycak/174121